Damar hastalıklarında dünya birincisiyiz 

Almanya, İngiltere gibi ülkelerde 1.5 milyon nüfusa bir kalp merkezi düşerken, ülkemizde 250 bin nüfusa bir kalp merkezi düşüyor…
Yurt genelindeki 233 kalp merkezinde her yıl 75 bin açık kalp ameliyatı yapılıyor. Ve her yıl 502 bin insanımıza kalp damar tıkanıklığı nedeniyle anjiyo, stent ya da balon girişimi yapılıyor…
2015 yılının Ekim ayında düzenlenen Türk Kardiyoloji Kongresi’nde konuşan Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu basın toplantısında; Kalp-damar hastalıklarının çağımızın salgın hastalığı olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'de kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin, 2013'te yüzde 39,6 olduğunu, 2014 yılında bu oranın yüzde 40,4'e yükseldiğini söyledi.
Değerli okurlar, bu sayıların anlamı şu: Yakın bir gelecekte her mahalleye bir kalp merkezi açılacak!
Türkiye’de yapılan çok kapsamlı bir çalışmada; 55 yaşının üzerindeki bireylerin 5’te 1’nde, 70 yaşın üzerindeki bireylerin 3’te birinde ciddi damar sertliği saptanmış…
Bu oranları değerlendiren uzmanlar, gelişmiş batı ülkeleri dahil olmak üzere dünyadaki en kötü oranların ülkemizde olduğunun tespitini yapıyor. 
Sizin anlayacağınız damar hastalıklarında dünya şampiyonu olmuşuz…
Tekrar vurgulamakta fayda görüyorum…
Her yıl 502 bin insanımıza kalp damar tıkanıklığı nedeniyle anjiyo, stent ya da balon yapılıyor.
Bu bilgileri Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği’nin 2013 yılında, İstanbul’da düzenlediği basın toplantısından elde ettim. Ülkemizde kalp damarlarına stent taktırmak rutin yani alışılagelen bir uygulama haline geldi…
Hani düğünlerde takı yarışları vardır ya…
Müzik eşliğinde yüksek sesle anonsları yapılır… ‘Gelinin babasından üç burma bilezik”, ‘Damadın annesinden beşibiryerde’ diye… 
Hemen hemen her ortamda damarlarımıza takılan stent sayısından, kalbimize yapılan ameliyatlardan söz ediyoruz…
Doktor arkadaşımla Bostancı’da bir restoranda yemek yiyoruz. Yan masamızda 40 yaşlarında kilolu iki arkadaş sohbet ediyordu. Yüksek ses tonuyla birbirlerine heyecanla bir şeyler anlatıyorlardı. Ses tonları yüksek olduğundan konuşmalarına haliyle kulak misafiri olduk…
Biri kalbine 2 adet stent taktırdığından söz ederek hastanede yaşadıklarını anlatıyordu. Diğeri söze girerek, ‘Ooo sen ne diyorsun? Ben geçen sene 4 tane stent taktırdım. Hani bizim Ahmet var ya… O’da kalp ameliyatı oldu, üç damarına bypass yapıldı’ şeklinde konuşunca, arkadaşımla şaşkın şaşkın bakıştık bir süre.